5 Kasım 2013 Salı

Şeriat ve Kadın

''Şeriat isteriz'' diyen kadınlar... Nasıl bir miğde var sizde anlamak güç. O adam, o ''altın penisli mahlûkat'' sizden başka 3 kadınla daha sevişecek; hatta belki grup seks yapacak. Siz de kendinizi değerli ve özel zannedeceksiniz. Hiçbir hakka sahip olmadan erkeğin iki dudağı arasındaki söze itaat edeceksiniz. Gözlerinizi görenler için burka takacaksınız. Kara çarşaftan bahsetmiyorum bile. Gözlerinizi bile kapatsanız, çarşaf da giyseniz, birileri çıkacak ve vücut hatlarınızdan rahatsız olacak. Kılınızı görseler seks düşünecekler. Öyle sapık, öyle azgın, öyle sekse aç insanımsılar türeyecek. Bu yola girdik gireli, kadına şiddet %1400 arttı. Son 10 yılda. Ama yine de dini yönetim. Yine de şeriat.

Kadınlar et parçası olarak görülmek istiyorlar. Düşünmekten korkuyorlar. Sadece sevişilecek ve hizmet edecek nesneler olarak görülmeyi kabullenmişler... Fikirleri yok gibi bişi. Kadınlarla ilgili her konuya erkekler karar veriyor. Etek giymek konusunda zerre fikri olmayanlar, racon kestiğini iddia edenler etekle ilgili fetvalar veriyorlar. Kadınlar da gık çıkarmıyor. Belki birkaç marjinal örgüt... En son FEMEN de gelmiş hatta. Tahminimce Femen'e katılanlar ya öldürülecek ya tecavüze uğrayacak... Mor Çatı gibi kuruluşlar ve diğer pasifize edilmiş kadın STK'ları; onlar da öyle alıştırılmış ki; bir konuya tepki gösterseler ''gene ne bağırıyo bunlar'' kafasıyla dinliyor toplum. Dinlemiyor bile... Hoş o kadınlar da nasıl hak aranır bilemediklerinden, bağırıp bağırıp dağılıyorlar.

Kadınların birçoğu okumuyor. Zerre okumuyor. Okuyan kızlar da vampir kitapları cart curt vs. okuyor. Kadınların Atatürk döneminde cehaletten aydınlığa nasıl geçtiklerini bir inceleseler... O dönemki baskı ortamında nasıl başlar açıldı, nasıl seçim hakkı kazandılar, nasıl üniversitelere hoca oldular, nasıl erkekler gelirken duvar köşesine sinmekten alnı dik yürümeye geçebildiler... Düşman aynı düşman, cehalet aynı koyu cehalet, kadınlar aynı kadınlar... Elle tutulur hiçbir veri yok. Zaten bu yüzden kadının okumasını istemiyorlar şeriatçılar. Kadın okursa, haklarını bilecek. Kadın okursa uyanacak. Kadın okursa karşı çıkacak. Kadın okursa zulme göğüs gerecek, karşı duracak. Kadın okursa bir çağ kapanacak, bir çağ açılacak. Kadın okursa CUMHURİYET'in onlara neler kazandırdığını, şeriatın neler götüreceğini bilecek. Kadın okursa Atatürkçü olacak. Kadın okursa dini rejime ve baskıya karşı gelecek. Bunu biliyorlar. Bu yüzden önemsiz işleri ısıtıp ısıtıp kadınların önüne koyuyorlar ki hem ipler onların elinde diye düşünsünler, hem de başka konulara kafa yormasınlar. En bariz örnek şiddette görülüyor. Dayak yiyen kadına belli yerlerde sığınma hakkı, geçici korunma hakkı sağlanıyor. Dayak yiyen kadına sahip çıkmak eylemdir ancak çözüm değildir. Çözüm; o dayağın engellenmesidir. Komik diyebiliyorum sadece.

Bir toplumu kadınları dönüştürür. Senin toplumun abaza, senin toplumun sekse aç, senin toplumun kadın gördü mü erekte olan bir toplum... Kadınlar bunun farkında ama onların da birçoğunun hoşuna gidiyor bu. ''Peşimizden koşuyorlar, ihihi'' kafası var. Kapalısı da böyle, açığı da böyle... Elbette ki istisnalar var. Ama kadınların çoğunun aklı da sadece çiftleşmeye çalıştığı için; çocuk yapayım, evimin kadını olayım kafası olduğu için, bir toplum nasıl dönüştürülür bilmiyorlar. Şart koşsalar, erkekler kul köle. Arada çıkan bir iki aydın kadın var. Onların da sesi, bu cehalet seramonisi arasında cılız kalıyor. Yazık.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Parmaklarına kurban...